Robert Langdon, bu sefer zihninin en derin köşelerinde gizlenen belirsiz anıları arasında yollarını arayan, dünyaca ünlü bir simgebilim uzmanıdır. Bir gün, bir hastane odasında, başından aldığı bir yara sonucu hafızasını kaybetmiş şekilde uyanır ve etrafında olan bitenin farkında değildir.
Hayatta kalmak ve geçmişinin sırlarını çözmek için zamana karşı yarışan Langdon, kendini Dante'nin "İlahi Komedya" eserinin karanlık ve esrarengiz dünyasının ipuçlarıyla dolu bir maceranın ortasında bulur. Bu labirentte ilerlerken, insanlığın geleceğini derinden etkileyebilecek eski ve güçlü bir sırrın peşine düşer. Bu sır, onu tarihin en büyük imparatorluklarına ev sahipliği yapmış, eşsiz güzellikteki İstanbul'un tarihi sokaklarına ve gizemli yapılarına sürükler. Langdon, bu muazzam şehrin binlerce yıllık geçmişinin derinliklerinde, insanlık için belirleyici olabilecek antik bir bilginin izini sürerken, kendi geçmişinin ve hafızasının kayıp parçalarını da bir araya getirmeye çalışır.